
2022- 2023 eğitim ve öğretim yılı takviminde 20 Ocak olarak ilan edilen yarıyıl tatiline sayılı günler kaldı. Eğitim Bir-Sen Şanlıurfa Şube Başkanı İbrahim Coşkun, eğitim ve öğretimin ilk dönemini Urfanatik Gazetesi’ne değerlendirdi.
Yeni eğitim öğretimine, öğretmen açığı, ücretli öğretmen sorunu ve daha birçok sorunla birlikte başlandığını ifade eden Başkan Coşkun; “Biz Urfa olarak hep geriden başladık. Hali hazırda da geri de başlıyoruz” ifadelerini kullandı.
Başkan İbrahim Coşkun, 15 günlük tatilde öğrencilerin dinlenmesi, güzel vakit geçirmesi tavsiyesinde buldu.
“URFA’NIN EĞİTİM SORUNUNU HEP SÖYLEDİK”
Urfa’nın eğitim sorunu her zaman söylediklerini ve söylemeye devam edeceklerini söyleyen Eğitim-Bir-Sen Şanlıurfa Şube Başkanı İbrahim Coşkun; “Birinci yarı yıl tatilimiz Cuma günü başlayacak ama mevcut sorunlarımız hali hazırda devam etmekte daha önceden de Urfa’nın eğitim sorununu hep söyledik sürekli de söylemeye devam edeceğiz çünkü biz bu sorunları yetkili makamlara, siyasilerimize, brokarlarımıza, genel merkezimize elimizin ulaşabileceği sesimizin yetişebileceği her yere illettik.
“ŞANLIURFA’DA ÖĞRETMEN AÇIĞI 10 BİNLERDE”
En büyük sorunumuz maalesef ki öğretmen açığımız yaklaşık 10 bine yakın Şanlıurfa’da öğretmen açığı var bu açığı da ücretli öğretmenlik denilen ucuz öğretmenlikten başka bir şey değil aldıkları ücret asgari ücrete dahil ulaşmıyor bu yüzde kesinlikle biz buna da karşıyız mutlaka bunların kadrolu bir şekilde atamasının mutlaka yapılmasını gerektiğini söylüyoruz.
YEREL İDARECİLERE ÇAĞRI
Buradan yerel idarecilerimize, belediyelerimize seslenmek istiyorum okul yapılacak yerler yok şehirleşme yapılırken okul yeri, yeşil alanı, camisi gibi şeylerin mutlaka yapılması gereken yerlerdir bu yüzden kesinlikle okul yerlerinin mutlaka bırakılması gerekir.
“İŞKUR ÇALIŞANLARININ SÜRESİ UZATILMALI”
Okullarımız İŞKUR elamanları üzerinden temizliği sağlanıyor ocak ayında bunlarında süresi bitecek bununda bir şekilde devam etmesi gerekir çünkü okullarda temizliği yapan arkadaşlarımız bunlar biz bunların çalışma sürelerinin uzatılmasını talep ediyoruz.
“600 ÖĞRETMEN MAZERET NEDENİYLE TAYİN İSTEDİ”
Yaklaşık 600’e yakın öğretmen mazeret nedeniyle tayinlerini istediklerini öğrendik ve bu 600’e yakın olan öğretmen sayımızın yüzde 90’nın tahini çıkacak çıksın gitsin ama düşünün Urfa’da öğretmen açığı varken bizde bunu eklersek git gide bu açık çoğalmış olacak.
“BAKANLIĞA TEŞEKKÜR EDERİM”
Bakanlığa teşekkür ederim özellikle ilk okul ve ortaokul kendine has bir bütçesi yoktu ilk kez bu yıl okullara bütçe verildi ilk okul ve ortaokullara bu olumlu bir davranış bunun devam etmesi gerekir.
“SINAVSIZ BİR KARİYER HAKKININ VERİLMESİNİ TALEP EDİYORUZ”
Kariyer basamakları dediğimiz uzman ve baş öğretmenlik sınavı getirildi buradan da sınavsız bir kariyer hakkının verilmesi buda bizim Eğitim Bir-Sen Genel Merkezimizin almış olduğu bir karardır; 8 yıllını dolduran uzman öğretmen, 12 yılını dolduran da baş öğretmen olarak unvanı ve parayı alsın bizimde isteğimiz budur.
“URFA OLARAK HEP GERİDE BAŞLADIK”
Biz Urfa olarak maalesef ki hep geriden başladık halen de geride başlıyoruz yaklaşık 20 yıldır bu sorunları dile getiriyoruz ama çözüm olan sorunları göremedik” dedi.
Öğretmenler evlerde oturuyor.Öğretmen açıkları ortada söyleyecek söz şu eğitim yok.Yazık öğretmenlere, veliler, ogrencilere
Ücretli öğretmenlerin kadro talepleri çözülürse bu sorun ortadan kalkar..
Bu ülkede 45 günde öğretmenlik diploması verildiği günleri hatırlayanlar neden sesiniz çıkmıyor.Onların yetiştirdiği hiçbir şeyden haberi olmayan ,hertürlü kültürel bilgiden,beceriden yoksun Z kuşağının yetişmesini sağlayanlar kimler ?,sadece maddiyat için atama beklendiğini ,üniversitelerimizde dahi kalitesiz vasıfsız,diplomalı işsizler yetiştirildiğini bilmiyormuyuz?
Bu ülkede ,adet olarak öğretmen sorunu varmış gibi gözüksede esas olan kaliteli öğretmen ve bunların yetıstirdigi kaliteli öğrenci sorunu vardır.Cumhuriyetin ilk yıllarında bir köye tayin edilen öğretmen,çiftçilikten ,hayvancılıktan,hastalıklaradan,halkın her türlü egitiminden anlayan ögretmenlerden oluşurdu.Simdi eğitimciler sadece diplomalı olduğu için atama bekleyenlerden oluşmaktadır.
Gerek öğretmen olarak gerekse onların yetiştirecegı öğrencilerin kaliteli olarak yetıstirilerek mezun edilmek ve diplomalı işsizlerin sayısının azaltılması isteniyorsa ÜNİVERSİTELERDE BRANŞLAŞMAYA önem veren bir eğitim sistemi getirilmelidir. Üniversiteden mezun edilen bir mühendislik bölümünun binbir dalı vardır , bir insanın bu dalların hepsinden anlaması ve kaliteli bir meslek icra etmesi mümkün değildir.
Urfada 698000 öğrenciye karşılık 33,200 Öğretmen varken ve öğretmen başına 21 öğrenci düşüyorken ,10 bin öğretmen aćıģi var diye YAYGARA yapanlar ve biran önce atama yapılmasını isteyenler ,verilen eğitimin ,kaliteli öğrenci yetiştirilip yetiştirimediginin üstünde neden durmuyorlar.Cok öğretmen olunca kalitenin artacağını söyleyebilen varmı?
Bu ülkenin , hayatin her safhasında A’ dan Z ‘ye kadar KALİTEYE ihtiyaci vardır. Kaliteli aile ,kaliteli ögrenci,kaliteli egitim ogretim,kaliteli mühendis,kaliteli doktor,kaliteli bakkal,kaliteli market,kaliteli siyasetci,kaliteli usta,kaliteli müteahhit,kaliteli memur amir,vs kısacası mesleğini dürúst yapan insanlara ihtiyaç vardır.Gerisi LAFI GÜZAF ,BOŞ LAFTIR.
Görevli oldukları okullarda ögrencilerine yeterince ders vermeyen ,ilgilenmeyen kişilerin öğrenci ailelerine çocuğunuz ek ders alması gerekir diyerek ,onları evinde ücreti karşılığında ders almaya zorunlu kılanlar kimdir?
Beş kuruşu elden gidecek diye yaygara koparanlara yazıklar olsun. Yazıklar olsun. Yazıklar olsun…
Bilmeden sallamamak lazım. Madem öğretmen açığı yok. On binlerce öğretmen mevsimlik işçilerin aldığı maaşı bile almadan, sigortası düzgün yatırılmadan neden çalıştırılıyor.
Hak yiyenlere yazıklar olsun ve hak yenilirken göz yumanlara da yazıklar olsun.
Kimse kimsenin hakkını yiyemez yemez,bunu devlette çaĺışan haftada 30 saat ayda toplam 120 saat ders veren son zamlarla 13000 tl en düşük maaş alan yani 1 saatlik ders için 1000 tl ücret ödenenlerin devleti suçlamaya hakkı yoktur.
Vur dedi mi öldürmek buna denir,2 milyon nüfuslu bir şehrin 10 bin öğretmen açığı var deniyorsa, 20 milyonluk İstanbul veya 5 milyonluk Ankara’ nın öğretmen açığı hesaplanamaz herhalde?
Norm fazlalıkları hesaba katılmıyor Türkiye genelinde 120 bin açık varsa en az 50 bin norm fazlası var il emri diye diye merkezler doldu taştı.
Bu günkü şartlarda ,Türkiye genelinde bir öğretmene düşen öğrenci sayısı 13-15 arası olduğu halde ,hâlâ ülkede öğretmen açığı var diye YAYGARA yapılmaktadır.Her meslektede olduğu gibi üniversitelerden ihtiyaçtan fazla öğretmen mezun edildiği için doğal olarak her diplomayı alan atama beklemektedir.Şu anda bu ülkede 25000 ziraat mühendisinin fazla ve işsiz olduğunu bilmeyen varmı?Bu örnekler daha fazla çoğaltılabilir.Plansız eğitimin sonucu budur.
Bu ülkenin gelecek 5 yıl için 200 000 öğretmene ihtiyacı olduğunu farzedersek, halıhazırda atama bekleyen 1 milyon olan ògretmenden artacak 800 bin kişi ve heryıl ilave olarak 15 bin civarında mezun edilecek olan öğretmenlerin yerleştirilmesi mümķün değildir.Bu bakımdan mevcut öğretmen stoku bitene kadar öğretmen mezun olmamalıdır.Bu misal sadece öğretmenler için değil başka uñiversite mezunları içinde gecerlidir ,plansız ihtiyaç fazlası veren eğitim sisteminin neticesi mağduriyet.
Şanlıurfa kara delik gibi zaten. Her atamada en çok kontenjan oraya veriliyor ama hâlâ deli gibi açık var. İnsanlar sürekli kaçıyor demek ki. Şu kadar bu kadar açık var diyeceklerine insanların orada kalmak istemesini sağlamaya çalışsınlar.